Tüketici ve sigorta şirketleri açısından sağlık sigortalarındaki yüzde 70 ile yüzde 100 arasındaki fiyat artışları genel olarak hastane hizmetleri, yatarak ve ayakta tedavilerdeki artışla açıklanabilir. Yani kısaca medikal enflasyon.
Şirketleri zam yaparken kendi hasar prim dengelerini korumaya ve ödedikleri hasarları gelecek yıllarda da vaat ettikleri gibi ödeyebilmeyi garanti altına almaya çalıştıklarının farkındayız. Verilmiş olan sözleri tutabilmeleri için böyle davranmak zorundalar. Pandemi ile birlikte değişen dünya düzeninde öngörülemeyen hastalıkların artmış olması, ülkenin yaşlanma oranının değişmesi gibi hususları şirketler dikkatle takip edip, hesaplamak zorundalar.
Son yıllarda özel sağlık sigortası pahalı gelen, kurumsal hayattayken emekli olup emekli aylığı ile geçinen sigortalılar mevcut network ve teminatlarını küçülterek kazanmış oldukları ömür boyu yenileme garantileri ve çeşitli haklarından feragat etmeye mecbur kalıyorlar.
Tüketici açısından bakarsak; sağlıkla yaş almak ve gerçekten ihtiyaç doğduğunda her türlü sağlık giderleri karşılansın istiyorlarsa poliçelerini daha dikkatli kullanarak hasar prim dengelerini korumalılar. Bu dengeyi korumak için yapmaları gereken en önemli püf noktaları şöyle sıralanabilir.
1- Hasar prim dengenizi takip edin. Bu denge şirketten şirkete özel şartlar ile belirlendiği için değişebilir.
2- Ömür boyu yenilemeniz varsa poliçenize lütfen bir aydan fazla ara vermeyiniz. Aksi halde tüm haklarınızı kaybedebilirsiniz.
3- Hasarsızlığınızı kaybetmemek için sigorta acenteniz ile irtibat halinde olunuz. Kontrol randevusu hakkınız olduğunuz unutmayınız.
Ayakta tedavili poliçe satın alamıyor musunuz?
Yatarak sınırsız ödemeli bir poliçe satın alabilirsiniz.
Ya da Tamamlayıcı sağlık sigortası alabilirsiniz.
Size sağlanan hastane kampanyalarından ve indirimlerden, şirketlerin ücretsiz check-up hizmetlerinden faydalanabilirsiniz.
Enflasyon bu kadar yüksek, hizmetler bu derece pahalı olduğu sürece koruyucu sağlık tedbirleri almanız da önemli.
Sağlıkla ve sağlıcakla kalınız.