TÜSAF’ın resmi internet sayfasında yer alan açıklama, “Sigorta sektöründe itibarın en önemli aktörleri acentelerdir” vurgusuyla başlıyor.
“Poliçe tanzimlerinde ve hasar aşamalarında şirketler ile diyaloglarda baş rol oynarlar” şeklinde devam eden açıklamada, “Bunu kabul etmemek, görmezden gelmek kesinlikle yanlış bir davranıştır” deniliyor.
TÜSAF Yönetim Kurulu imzalı açıklamanın devamı şöyle:
Sigorta şirketlerimiz ise devasa yapılar olup ekonominin ve biz acentelerin dayanak kaynaklarıdır.
Her platformda acentelerin olmazsa olmazları, iş ortakları olduğunu dile getirmeleri ama doğrudan satışlarda acenteleri zor durumda bıraktıkları gerçeği de kimsenin gözünden kaçmamaktadır.
Değerli sigorta şirketlerimiz;
DAĞITIM KANALLARINIZDA FARKLI UYGULAMALAR YAPILMASI HOŞ OLMAYAN BİR DURUMDUR.
Bu hadise ne rekabete ne de ahlaki kurallara uymayan bir davranıştır.
Bahse konu olan şirketlerimizden rekabet kurallarına uymalarını ve acentelerine sözde değil gerçek anlamda sahip çıkmalarını bekliyoruz.
Olması gerekeni diliyor ve bekliyoruz.
Unutulmasın ki "BİZ KOCAMAN BİR AİLEYİZ"
KILAVUZ: TÜSAF’TAN AKSİYON BEKLİYORUZ
Sigorta İstihsalcileri İhtisas Derneği (SİİD) Başkanı Ayhan Kılavuz, TÜSAF’ın bu açıklamasını kendi sosyal medya hesaplarından paylaşarak şu yorumu yaptı:
Biz sigorta acenteleri uzun, çok uzun bir süredir bu durumu haykırıyoruz ve TÜSAF’ın bizim gibi şikâyet etmesinden ziyade bu konuda çalışmalar, raporlar, eylemler ve aksiyonlar yapmasını bekliyoruz.
TÜSAF’ın sektörümüz içinde aktif olması gerekliliği üzerine çok kez yazdık, söyledik. SAİK yapısı ile paralel hareket ederken, SAİK yapısının geçemediği çizgiyi TÜSAF’ın geçebilme imkânlarını, sorunlarımız için fikir-proje üretmesini ve eylem-aksiyonlar almasını bekliyoruz. Çöle dönmüş toprakların yağmuru beklemesi gibi biz de TÜSAF’ın fabrika ayarlarına acilen dönmesini bekliyoruz.
Ve TÜSAF, kendine üye İl dernekleri dışındaki acente örgütlerini de kucaklasın. Büyümeyen, değişemeyen, dönüşemeyen hiçbir yapı ayakta kalamaz. İşlevini yitiren yapılar yaprak gibi solar, bir rüzgârda dalından düşer, toprak olur. TÜSAF gibi bir yapı artık acenteler için çalışan, üreten ve sektöre yön veren, “Acentelerin iyi ki TÜSAF var” diyeceği bir yapıya derhal kavuşmalıdır.
‘Bizim olsun küçük olsun’dan vaz geçin. TÜSAF’ın kapılarını meslektaşlarınıza açmaktan korkmayın. 6 binin üzerinde sigorta acentesi olan, 2 ayrı kıtada yerleşmiş 25 milyon insanın olduğu kocaman İstanbul’u, bir il derneği TÜSAF’ı temsil edemez. Keza tüm yapılanma yeniden ihtiyaçlar çerçevesinde dizayn edilmelidir. Çalışma komiteleri aktif olmalıdır.