Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkan Yardımcısı Ahmet Yaşar, Baden-Baden Reasürans Toplantıları’nda yaptığı açıklamada 2024’te yaşanan sigorta artışı kadar olmasa da 2025 yılında da artış beklediklerini açıkladı. NTV’de yayınlanan Bakış Programı’nda Noyan Doğan’ın sorularını yanıtlayan Yaşar, “Geçen seneki kadar sert bir piyasayla karşı karşıya olmayacağımızı söyleyebiliriz. Fakat Türkiye'nin özel bir durumu var. Türkiye'den çok sayıda sigorta şirketimiz her zaman olduğu gibi Baden Baden’de ikili görüşmelerini gerçekleştiriyor. Beklenen Marmara depremini de dikkate aldığımızda Türk sigorta şirketlerinin 2-3 milyar dolarlık bir kapasite artışı talebi var. Dolayısıyla bu Türkiye için geçen seneki kadar sert olmasa da fiyatlarda belirgin bir iyileşme olmayacağını gösteriyor. Çünkü kapasitede bir artış talebi söz konusu” dedi.

Quick Sigorta’ya Digital Impact Awards’tan ödül Quick Sigorta’ya Digital Impact Awards’tan ödül

“Özellikle 2025'e doğru reasürans şirketlerinin artan sermayeleri ve kapasiteleri sebebiyle sanki piyasalarda 2025 ve sonrasında rekabet artacak ve piyasalar biraz daha rahatlayacak” yorumunu yapan Yaşar, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“2024 yılı yenilemelerine baktığımızda yani bizim 2025 yılı yenilemeler açısından baktığımız zaman sanki Türk sigorta şirketleri kapasite problemi yaşamasalar da yani kapasitelerini bulsalar da fiyatlarda geçen seneki kadar sert bir yükseliş olmamakla birlikte fiyatlarının aşağıya gelmeyeceği ya da bir miktar yukarıda seyredeceğini açıkçası ilk günkü görüşmelerde gözlemleyebiliyoruz. Dolayısıyla buradan şu sonucu çıkarabiliriz. Türkiye'nin artan deprem riski ve doğal afet riskleri sebebiyle bir kapasite sorunu yaşanmayacak. Kapasite bulmakta bir problem olmayacak. Sigorta şirketlerimiz anlaşmalarını tamamlayarak, en azından ön görüşmelerinde prensip anlaşmalarını tamamlayarak Türkiye’ye dönecekler. Yıl sonuna kadar da bu anlaşmaları gerçekleştirmiş olacaklar. Fakat fiyatlarda geçen seneki kadar sert bir yükseliş olmamakla birlikte bir miktar fiyat artışlarıyla karşı karşıya kalabilecekler. Bu işte artan prim hacmini dikkate aldığımızda belki oransal olarak total maliyetleri çok artırmayacak ama ufak bir fiyat artışıyla konu kapanacak gibi gözüküyor.”

Editör: Hasan Burak Karadeniz