Usta şairimiz Nazım Hikmet, ‘Saman Sarısı’ şiirinde “Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?” dizesiyle seslenmişti usta ressamımız Abidin Dino’ya.
Sanatsal içeriği ve dolayısıyla zorluk derecesi kaf dağında bir sanat eseri gördüğümde hep bu dize aklıma gelir. Anadolu Hayat Emeklilik’in davetlisi olarak gittiğim Kadın Gözüyle Hayattan Kareler 2024 Fotoğraf Sergisi’nde dejavu oldum sanki.
Kadın Gözüyle Hayattan Kareler Fotoğraf Yarışmasını son 4-5 senedir takip ederim. Ama bu seneki kadar her anlamda kaliteli fotoğrafları ilk defa gördüm. Sarıkamış Şehitlerimizin aziz hatırası için düzenlenen yürüyüşü simgeleyen fotoğraf birinci seçildi.
Ödüle layık görülen, mansiyon alan ve sergilenen diğer fotoğrafların da birinciden aşağı kalan tarafı yoktu. Bu nedenle yarışma jürisinin oldukça zorlandığını düşünüyorum. Yerlerinde olmak istemezdim doğrusu.
Ancak sergileme alan bir fotoğraf beni çok etkiledi. Fotoğrafı ilk gördüğümde “Yok canım bu fotoğrafı ayarlamadan çekmek imkânsız” dedim, kendi kendime. Aklıma gazeteci ağabeyim ve usta fotoğraf sanatçısı Abdülkadir Karataş’ın çektiği fotoğraflar geldi. Abdül ağabeyin karelerinde denk gelmesi imkânsız anlar vardır. Bu nedenle Abdül ağabeye, “Doğru söyle, bu enstantaneleri çekmek için rüşvet veriyorsun değil mi?” şeklinde takılırım. O da “Her şeyi açık etmesen olmaz mı” diye espri yapar.
İşte bu yazımızın ana öznesi olan o fotoğraf da aynen öyle. Merve Şahin’in Beyşehir’de Zaman ismini verdiği fotoğrafta Beyşehir gölünde bir kayıktan balıkçı, serpme ağ atıyor. Serpme ağın suyla buluştuğu anda su yüzeyinde bir kalp şekli oluşuyor. İşte o an, Merve Şahin deklanşöre basıyor.
Serpme ağın ne olduğunu balıkçılık veya deniz meraklıları bilir. Bilmeyenler için biraz detay verelim. Ağırlık olsun diye uçlarında kurşun bulunan ve paraşüt şeklinde, genelde el yapımı dairesel ağdır. Dönerek atılır ve paraşüt gibi açılarak suyla buluşur. Uçlarındaki kurşun ağırlıkla suya gömülürken, önüne denk gelen balıklar ağa takılır.
“Dönerek atılır” dedim ya, o atmalarda serpmenin kalp şeklini alması olanak dışıdır. Serpme suya değdiğinde kalp olacak, sen de elinde fotoğraf makinasıyla orada olacaksın ve o anda deklanşöre basacaksın.
Kısacası bir sürü olmayacak işler aynı anda olacak! Olmaz yani!
Zeki Alasya-Metin Akpınar’ın oyunlarından birinde “Olmaz, olmaz deme olum. Adamını bul olum” şeklinde bir replik vardı.
Şimdi biz de “olmaz olmaz” demeyelim! Olmuş işte! Olmazı olduran Merve Şahin’i tebrik ediyoruz.
Büyük bir ekosistem olan sigorta sektörünün bu anlamda spor, sanat, kültür ve topyekûn içtimai hayatımıza olan katkısı yadsınamaz. Anadolu Hayat Emeklilik’in “Kadın Gözüyle Hayattan Kareler Fotoğraf Yarışması” da bunlardan biri.
İlk kez düzenlendiği 2007 yılından bugüne 28 bini aşkın kadının, 107 bini aşkın fotoğrafla katıldığı yarışma, Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu danışmanlığında 18 yıldır kesintisiz olarak düzenlenen tek yarışma.
Fotoğrafçılıktan hoşlanıyorsanız, Tepe Nautilus AVM’nin birinci katındaki sergiyi görmenizi öneririm. İşte o zaman beni çok daha iyi anlayacaksınız.
DENİZCİLİK VE KABOTAJ BAYRAMI
Bugün 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün emriyle 1 Temmuz 1926'da yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu, denizlerimizdeki egemenlik haklarımız pekiştirmiş ve böylece milli denizciliğimizin temelleri sağlam bir şekilde atılmıştır. Bu önemli günü, Türk denizciliğinin bağımsızlık ve egemenlik sembolü olarak her yıl coşkuyla kutlamaktayız.
1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı kutlu olsun.